10 Ekim 2011 Pazartesi

Çağrı amcalar artık Kayserili

Gidicez, gidiyoruz derken gittiler işte, terk-i diyar eylediler. Burada, İstanbulda, bizi  - babanneyi - dedeyi öylece bırakıp gittiler. İşte halamızın dediği gibi belli olmaz ya; özel sektör belki gün gelir dönerler.

Amcanın işi Kayseriye düştü. Çok sordu bize, hepimize; gideyim mi, gitmeli miyim? nasıl olur daha mı iyi olur? kötü mü olur yoksa? diye. Hiçbirimiz gitme diyemedik, diyemezdik, demedik de, O da topladı evi barkı gitti. Buradaki işi sallantıda, oradaki garantiyken kimse böyle bir riski göze alamazdı. Babannemiz ardından 'gitme demedim belki deseydim gitmezdi' diye ağladı, biz de çok üzüldük ama bir anne kadar olamaz tabi.

Baba yanındaki son gece sonuna kadar tuttu kendini, dirayetle. Eve geldiğinde bıraktı tuttuğu her ne varsa. Hepimiz için buruk bir gecenin sabahında, dün sabah çıktılar yola.
Çağrı amca, Esra süt anne ve umaaay artık Kayserililer.


Bu Kayseriye gitme muhabbeti çıktı çıkalı çok geyik döndü bununla ilgili. Babanne dışında hepimiz eğlendik. Onun yüreğine bir sızı yerleşmişti de biz işin esprisindeydik. Hep yok gitmezler gibi geldi. Çok alışmıştık. Çok alışmışız, alışmışım. Ben aralarına gireli iki yıl olmasına rağmen Annemlere her gittiğimde Esra'nın şen şakrak Umayla Ersagunla oyunlar oynamasına, Umay'ın beklenmedik gelişimine, Esra'nın deyimiyle hergün yeni bir icat' ına, olur olmaz küsmelerine sonra boynuma sarılmalarına, Ersagun'u kıskanmalarına, Balkondaki sigara sirkülasyonuna, muhabbetlere, muhabbet koyu olduğunda bi kahve içelim deyip bebelerin buna fırsat vermemesine, yemek seçmelerinden dolayı annemin ne pişiricem diye düşünmelerine, calliou pepe damlanın dolabı vs çocuk programlarının evin herhangi bir halkının izleyeceği programın önüne geçmesine, daha burada yazmadığım bir dolu şeye o kadar alışmışım ki..

Dün akşam öyle ıssız oturduk annemle, çay içtik sofrayı bir kurduk bir kaldırdık. Ama tatsız...
Hiç bir şey her zamanki gibi değil, ve belki de artık uzuuunca bir zaman ya da artık hiç olmayacak. 

Fırsatını bulduğumuz en kısa zamanda Kayseri yolu göründü bize.. Zaten Tuğçe halamızı da özledik..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder